Unutulma hakkı, internet ve teknolojinin hayatın her alanına girdiği ve kişisel/sosyal her şeyin kolayca paylaşılarak daha fazla insana ulaştığı, haber (bilgi/resim/video) bir web sitesinde paylaşıldıktan sonra arama motorlarınca taranması nedeniyle -ilgili web sitesi içeriği kaldırsa bile- herkesin erişebildiği arama sonuçlarında çıkan ve yayılması istenmeyen içeriğin kaldırılması taleplerinin yerine getirilmesi gerekliliğini ifade eder.
Kişisel verilerin fütursuzca yayınlanması ve yayılması çoğu zaman şeref ve itibarı zedeleyici olabilmektedir. Somut olayda, ilgisi olmadığı bir olayla ilgili haberlerde isminin geçmesi nedeniyle Sulh Ceza Hakimliğine yaptığı "erişim engellenmesi" başvurusunun reddi üzerine bireysel başvuru yoluna gidilmiştir.
Anayasa Mahkemesi, çelişmesiz bir dava sonucunda yayın içeriğine erişimin engellenmesi kararı verilebilmesi ancak hukuka aykırılığın ve kişilik haklarına müdahalenin ilk bakışta anlaşılacak kadar belirgin olduğu ve zararın hızlıca giderilmesinin zaruri olduğu durumlarda mümkün olduğunu belirtmiştir. Amaçlananın, internet faaliyetleri ile kişilik hakları arasında gerekli hassas dengenin tesisi, kişi ve kuruluşlara haksız zarar veren, onlar hakkında gerçek dışı bilgiler yayan ve şeref ve itibarlarını ihlâl eden internet kullanımına karşı bireylerin haklarının korunması olduğu ifade edilmiştir.
Sonuç olarak; 10 yıl önceki bir haberin kaldırılması talep edildiğinden hızlıca giderilmesi gereken bir zararın varlığından bahsedilemeyeceği, ilgili içeriğin yayından kaldırılması dışındaki daha etkili diğer koruma yollarına (ör. tekzip metni yayınlatma) başvurulmaması gerekçesiyle başvuru reddedilmiştir.
Kararın tamamı için tıklayın.