Ramazan ayında gece vakti davul çalınmasının, özel hayata ve aile hayatına saygı hakkını ihlal ettiği iddiasıyla yapılan bireysel başvuruyu (BB), "başvuruya konu çevresel meselenin özel hayata saygı hakkının korumasından yararlanacak ağırlıkta bulunmadığından başvurunun diğer kabul edilebilirlik koşulları yönünden incelenmeksizin açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir" diyerek reddetmiştir.
Kararın tamamı için tıklayın.
30 Temmuz 2018 Pazartesi
24 Temmuz 2018 Salı
İmar Planı İptali Davasının Taşınmaz Malikine İhbarı Gerekir
Bireysel başvurunun konusu, bir taşınmaza ilişkin imar planının iptali istemiyle açılan davanın, taşınmaz malikine ihbar edilmeyerek mahkemeye erişim hakkının kısıtlandığı iddiasıdır.
Başvurucuların özellikle dava konusu taşınmaza malik olmaları nedeniyle uyuşmazlığa ilişkin yalnızca kendileri tarafından ileri sürülebilecek iddiaları olması kabul edilebilir bir durumdur. Başvurucuların doldurduğu bireysel başvuru formunda ileri sürdükleri iddiaların, ilk derece mahkemesi tarafından dikkate alınmadığı anlaşılmaktadır.
Davacı taşınmaz sahiplerinin, derece mahkemesindeki yargılamada 2577 sayılı Kanun'un 31. maddesine ifadesini bulan davanın ihbarı müessesesi hükümleri yerine getirilmediği için mahkeme huzurunda argümanlarını ileri sürme imkânları elinden alındığından, üzerlerine aşırı ve orantısız bir külfet yüklendiği, bu nedenle başvurucuların mahkemeye erişim hakkına yapılan müdahalenin ölçüsüz olduğu sonucuna varılmıştır.
Kararın tamamı için tıklayın.
14 Temmuz 2018 Cumartesi
Teminat Alacakları için İhtiyati Haciz Kararı Verilemez
Teminat mektubu veren banka ile muhatap arasındaki sözleşme garanti sözleşmesi niteliğindedir. Bankanın bu sözleşme ilişkisinden kaynaklanan borcu asıl borçtan bağımsız ve asli bir borçtur. Banka teminat mektubunu verirken ipotek, menkul rehni veya nakit gibi aldığı riski karşılayacak tutarda veya daha fazla güvence alabilir. Ayrıca henüz nakde çevrilmemiş teminat mektubu tutarının güvenceyi azaltan nedenlerle veya nedensiz olarak müteselsil borçlu ve kefilden depo edilmesi talep edilebilir.
Teminatın depo edilmesi için ilamsız takip yapılabilirken, henüz nakde çevrilmemiş teminat mektupları ile ilgili, henüz borç muaccel hale gelmemiş olduğundan, mektubun tahsili için genel haciz yoluyla takip yapılamaz, ihtiyati haciz kararı verilemez.
İcra İflas Kanunu'nun "İhtiyati haciz şartları" başlıklı 257. maddesinde ancak mevcut ve vadesi gelmiş borçlar için ihtiyati haciz kararı verilebileceği hükme bağlanmıştır. Ayrıca maddede 2003 yılında yapılan değişiklik ile "borcun" ibaresi, "para borcunun" haline getirilmiş, böylece teminat alacakları (somut olayda teminat mektubu) için ihtiyati haciz kararı verilemeyeceği yönünde irade ortaya konmuştur.
7 Temmuz 2018 Cumartesi
Anayasa Mahkemesi'ne Bireysel Başvuru
Bireysel başvuru hakkı
- Herkes, Anayasada güvence altına alınmış temel hak ve özgürlüklerinden, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve buna ek Türkiye’nin taraf olduğu protokoller kapsamındaki herhangi birinin kamu gücü tarafından, ihlal edildiği iddiasıyla Anayasa Mahkemesine başvurabilir.
- İhlale neden olduğu ileri sürülen işlem, eylem ya da ihmal için kanunda öngörülmüş idari ve yargısal başvuru yollarının tamamının bireysel başvuru yapılmadan önce tüketilmiş olması gerekir.
- Yasama işlemleri ile düzenleyici idari işlemler aleyhine doğrudan bireysel başvuru yapılamayacağı gibi Anayasa Mahkemesi kararları ile Anayasanın yargı denetimi dışında bıraktığı işlemler de bireysel başvurunun konusu olamaz.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)